İspanya, Dr. Zeynel Abidin Erdem’i devlet nişanı ile ödüllendirdi...

İspanya’nın en önemli devlet nişanlarından “İspanyol Sivil Liyakat” nişanı DEİK Türkiye – İspanya İş Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Zeynel Abidin Erdem’e verildi.

İspanya Büyükelçisi konuşmasında ‘Zeynel Bey, dostumuz olduğunuz için size çok teşekkür ederiz dedi...

Dr. Z. Abidin Erdem: “Her büyük anıtın altında dengeyi sağlaması için küçük taşlar bulunur. Yabancılar benim bu küçük denge taşlarından biri olduğumu bilirler. Bu sebepten bana bu tür ödüller vermeyi uygun görürler.”

İspanya; İstanbul – Ankara demiryolunun bakım yeniden düzenlenmesi için toplum tutarı 400 milyon dolarlık 17 yılı ödemesiz 37 yıllık %2 faizli kredi vermiştir. Çanakkale Boğazı’na yapılması düşünülen köprü için gerekli çelik için kredi vermeye de hazırdır. Bunun miktarı da 500-600 milyon dolardır. Projelerin borçlanmalarıyla ilgili hükümetimiz tarafından yeşil ışık yakılmıştır, bu sebeple İspanya vazgeçemeyeceğimiz bir dostumuz olarak görülmelidir.

Biz Türkler “üretim” ve “satış” konularında çok başarılı olamamışızdır.” Hem üretimi hem de satışı bir arada yapabilen iş adamlarımızın sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Bu işadamlarına özel yaşamlarından yaptıkları fedakarlıkla ve Türkiye’nin dünya çapında reklam ve promosyonu konusundaki olağanüstü çabalarından dolayı müteşekkiriz.”

Dr. Zeynel Abidin Erdem de bu iş adamlarından sadece biridir. O, sadece bir işadamı isminden ibaret değil, aynı zamanda sosyal ve kültürel çalışmalarla ülkenin sürekli gündeminde olan biridir. Ayrıca Türkiye için tek başına lobi faaliyetlerinde bulunulan adam” olarak da anılır. Biz O’nu Avrupa Birliği yolunda tüm devletler ve hükümet yetkililerine yakınlığı ve bu konudaki çabalarıyla da tanımaktayız.

Erdem bir koltukta sadece iki değil 40 karpuzu başarıya taşımakta ve sürekli olarak yaptığı işlerden dolayı diğer ülkelerin takdirini kazanmaktadır. Erdem, Türk – İspanyol İş Konseyi (DEİK) üyesidir ve son olarak da iki ülke arasındaki işbirliği ve dostluk adına yaptığı katkılardan dolayı “İspanyol Sivil Liyakat nişanı ile onurlandırılmıştır.

Çok nadir verilen bir ödül olan İspanya Kraliyet Liyakat Ödülü alan Erdem, daha önce de Sudan Devlet Ödülü almıştı.

Dostluğun Onur Günü

Çırağan Oteli’nde düzenlenen Dr. Zeynel Abidin Erdem: “Ülkem adına, İspanya Kralı Juan Carlos’un bir Türk işadamı olarak bana vermeyi uygun gördüğü İspanyol Sivil Liyakat Nişanı için onur duymaktayım.” Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Sn. Kemal Nevrozoğlu, üst düzey İspanyol bürokrat ve firma temsilcileri ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu, DEİK, Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Meclis Üyeleri, sanatçılar, işadamları ve medya temsilcileri gibi çok sayıda davetlinin katıldığı resepsiyona katılım çok yüksek oldu. İspanyol Büyükelçisi Manuel de la Camara, konuşmasında Erdem’in birçok konuda aktif olmasının yanı sıra Amerika’da yaşayan Türk iş adamlarının çok önemli bir temsilcisi olduğuna dikkat çekti. Erdem’in iyi bir milliyetçi olması bir yana, de la Camara, O’nun diğer saygın işadamları gibi Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girmesini desteklemek üzere Avrupa’nın önemli başkentlerine yapılan ziyaretlere katıldığını söyledi. “Bu yaklaşımla şunu söylemek isterim, sevgili dostum,bir diplomat kadar mükemmel bir kariyere sahipsin.” De la Camara konuşmasına şöyle devam etti: “Erdem, Türk Amerikan İşadamları Derneği’nin (TABA) Genel Başkanı, Türk-İspanyol İş Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı, Türk-Fransız İş Konseyi’nin de Başkan Yardımcısı’dır. Bu durumda kendisinin üç kıtada da aktif olduğunu söyleyebiliriz. Aynı zamanda sosyal olarak da çok faal bir kişidir. Diğer küçük organizasyonların da yönetiminde olan Erdem, bazı üniversitelerin de üyesidir. Ancak bizim için önemli olan, Türkiye ve İspanya arasındaki dayanışmaya gösterdiği destektir. Erdem’in 1996 yılında Türk-İspanyol İş Konseyi’nin Yönetim Kurulu Başkanı olmasından bu yana Türkiye ve İspanya arasındaki ticaret üç katına çıkmıştır.”

“Erdem’in suskun kalması asla izin vermeyiz, çünkü O, Türkiye ve ,İspanya arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi için çalışmalarına devam edecektir. Anladığımız kadarıyla Türk-İspanyol İş Konseyi’nin toplantısına İstanbul’da yapmaya çalışır. Bu toplantıdan sonra ümit ederiz ki, Türk delegesi de İspanya’ya gider ve bu delegasyonun başında da Ekonominin ve Ticaretten zorunlu Bakan Ali Babacan olur.”

İspanyol Büyük elçisi demecine şöyle devam etti: “Ben ülkenize Eylül 2000’de geldim Erdem, gelmemden birkaç saat sonra bana hoş geldiniz demeye geldi.” Ve konuşmasına Türkçe devam ederek şöyle bitirdi: “Zeynel Bey, dostumuz olduğu için size çok teşekkür ederiz.” Bu onur Türk milletinindir.

Erdem resepsiyonda konuşmasına şu sözlerle başladı: “Türkiye adına bana çok ümit veren birgün yaşamaktayım. Tüm Türk milleti adına, DEİK’in Türk-İspanyol İş Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı olarak yaptığım çalışmalara verdiği destek ve bu şeref verici anı bizlere yaşattığı için Ekselansları Sayın Juan Carlos’a teşekkürü bir borç bilirim. Bu ödülü ülkem adına almaktan gönülden mutluluk duymaktayım. Benim vasıtamla bu onur tüm Türk millletinindir.”

Erdem daha sonra Türkiye ve İspanya arasındaki dostluğun güçlenmesi için yaptığı katkılardan dolayı de la Camara’ya teşekkürlerini sundu. Ayrıca ailesiyle birlikte İspanya İş Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı’na, tüm İspanyol Büyükelçilerine, Konsoloslarına, Ticari Ataşelerine ve Türkiye’de çalışmalarını sürdüren ve imkansızı gerçekleştiren İspanyol İş Konseyi’ne verdikleri destekten dolayı teşekkürlerini iletti.

Erdem şöyle devam etti: “Ailemin, bu topraklarda tarihin tüm dönemlerine yayılmış ve devlet hizmetinde geçmiş 00 yıllık bir mazisi vardır. Hayatımın yegane amacı, atalarımdan kalan bu görevi dürüst, çalışkan ve kendimi hizmet etme geleneğine adamış bir şekilde devam ettirmektir. Bugünün çağdaş dünyasında başka ülkelerin insanlarıyla beraber olmayı düşünmek, kendi insanınıza himet etmek adına oldukça anlamlı olmaktadır. Bunu söylerken benim amacım, Türk halkının yeni jenerasyonuna aynı geleneği sürdürmelerini tavsiye etmek ve dünyaya hizmet etmelerini sağlamaktır. Hiçbir zaman beni yalnız bırakmadığınız gibi bu güzel ve anlamlı günde burada olmanızdan dolayı hepinize çok teşekkür ederim. Çok yaşa İspanya, çok yaşa Türkiye.

Unutulmaz dost İspanya

Erdem onuruna verilen resepsiyon, her davranışıyla övgüye değer bir insan olmasının yanı sıra Türk-İspanyol ilişkilerinin gelişmesine örnek olması açısından da önemlidir. Resepsiyona katılan Türk işadamları İspanya Kralı’nın bu ödülle onları da şereflendirdiğini söylediler. TDN- Siz çok uzun zamandır iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi için çalışıyorsunuz. Sizce İspanya’nın Türkiye’ye olan bakış açısı nasıldır?

ERDEM- Biz artık misyoner gibiyiz. Amacımız Türkiye’ye yardımı olacak her ülkeye bu düşünceyle yaklaşmaktır. Merhum Cumhurbaşkanımız Sn. Turgut Özal’ın ziyareti sonrasında İspanya, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne katılması konusunda tüm desteğini vermiştir. Eski Cumhurbaşkanımız Sn. Süleyman Demirel ve Başbakanlığı döneminde Sn. Mesut Yılmaz da bu diyalogu devam ettirmişlerdir. 1980’lerde Türkiye’nin İspanya’dan ithalatı 40 milyon Dolar, ihracatı ise 70 milyon Dolardı. Şimdi ithalatımız neredeyse 2 milyar Doları, ihracatımız da 1 milyar Doları aşmaktadır.

Güneydoğu’da terörizmle mücadele ederken, askeri ambargo nedeniyle kimse bize nakliye uçağı vermezken İspanya Casa uçaklarını verdi. Avrupa ülkeleri, biz terörizmle mücadele ederken” insan haklarını ihlal ediyorsunuz” diyerek farazi bir ambargo uygularken İspanya, bu uçakların Türkiye’de imal edilebilmesine yönelik 37 yıllık düşük faizli kredi vermiştir. Başlangıçtan bugüne İspanya, PKK ile mücadelemizde Avrupa Birliği’ne girişimizle ilgili konularda kelimenin tam anlamıyla desteğini esirgememiştir. İspanya, Amerika Birleşik Devletleri’nden sonra Avrupa Birliği’ne girmemiz konusunda en fazla çabayı sarf eden ülke olmuştur. AB’de de Türkiye’nin arkasında durup savunan tek ülke İspanya olmuştur. İspanya, “aramızda bir Müslüman ülke olmalı ve bu ülke Türkiye olmalı” görüşünü savunmuştur. Türkiye’nin buna değer ve layık olduğu anlaşılmıştır. Bu görüş artık çok yaygındır ve yüksek sesle konuşulmaya başlanmıştır. 1986’dan beri İspanya bunu ısrarla söylemiştir ve hala söylemektedir. Böyle bir nişana layık görülmüşsek demek ki söylediklerimizde haklıymışız.

TDN- Türkiye’nin İspanya ile ilgili gelecekteki ilişkilerinde nasıl bir hedefi olmalı?

ERDEM- Eğer Türkiye akıllı davranırsa gelecek yıl en az 2.5 milyar dolarlık kredi alır. Bu, 5 milyar doları bile bulabilir. İspanya bir müttefik olarak pozisyonunu ve düşüncelerini bizimle paylaşan tek ülkedir. Çünkü biliyorsunuz İspanya’nın karakteri bizimkiyle hemen hemen aynıdır, biz Akdenizli’yiz. Yemeklerimiz bile aynıdır. Bu sebeple İspanya bizi çok iyi anlamaktadır. İspanya’nın Türkiye’ye yabancı sermaye olarak katkısı 1986’da başlamıştır. Son olarak İstanbul-Ankara demiryolunun bakımı ve yeniden düzenlenmesi için 37 yıllık, 17 yılı ödemesiz 400 milyon dolarlık kredi vermiştir. İspanya aynı zamanda Çanakkale Boğazı Köprüsü için gerekli çelik temini için de kredi vermeye hazırdır. Bu da yaklaşık 500-600 milyon dolardır. Projelerin kredileriyle ilgili hükümete yeşil ışık yakmıştır, bu sebeple İspanya vazgeçemeyeceğimiz bir dostumuz olarak görülmelidir.

TDN- Siz ayrıca başarılı bir lobicisiniz. Kendinize hiç “politikada daha öne çıkmalı mıyım acaba” diye sorduğunuz oluyor mu?

ENVER- Protokol gereğince devlet yetkilileri her zaman konuşmazlar. Konuşmak isterler ama konuşamazlar. Ancak biz sivil büyükelçiler olarak onlar adına iletişimi sağlarız. Biz onların söylemek istediklerini söyler, ülkemizin durumunu anlatırız. Ben hiçbir zaman çok iyi ve aktif bir politikacı olamam. Bugün Sn. Tayyip Erdoğan ve hükümet yetkililerinin İspanya, Fransa, Amerika veya İngiltere’yle konuşmalarının yanı sıra, bende bir Türk işadamı olarak rahatça konuşur ve taleplerimizi aktarırım. Eğer geri çevrilirsem bir sorun olmaz ama devlet bakanıyla da başbakan yardımcısı geri çevrilemez. Bu sebeple biz önce davranırız. Biz taşları ve dikenleri temizler, yaparken de “lütfen bu yoldan geçiniz” deriz. Biz Osmanlı’nın piyadeleri gibiyiz. Türkiye ile ilgili birçok konuda çok küçük de olsa çaba göstermiş ve katkıda bulunmuşumdur. ‘Her büyük anıtın altında dengeyi sağlaması için küçük taşlar bulunur. Yabancılar benim bu küçük denge taşlarından biri olduğumu bilirler. Ülkeler bu sebepten bana bu tür ödüller vermeyi uygun görürler.”

Erdem’in Özgeçmişi

Dr. Zeynel Abidin Erdem, DEIK Türk İspanyol İş Konseyinin Yönetim Kurulu Başkanı’dır. 1989’da bu iş konseyi, Türkiye ve İspanya arasındaki ekonomik, politik ve kültürel ilişkileri geliştirmesi için dönemin Cumhurbaşkanı Rahmetli Turgut Özal tarafından kurulmuş olup Erdem’in başkanlığında birçok önemli başarıya imza atmıştır. Konsey, Türkiye ve İspanya arasındaki ticari ve finansal işbirliğinin geliştirilmesi ve teşvik edilmesiyle beraber Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne tam üyeliğe giriş sürecinde için çok önemli adımlar atmıştır. Aynı zamanda Türkiye’nin İspanya’nın en büyük yedinci ticari ortağı olmasında da en önemli rolü bulunmaktadır. Yakın zamanda da Türkiye’deki yatırımların arttırılması ve başta üretim olmak üzere birçok sektördeki teşebbüslerin geliştirilmesinde etkin rol oynamıştır.

Erdem, Mardin’in Savur ilçesinde 15 Şubat 1944’te doğmuştur. 1970’te Yıldız Üniversitesi Kimya Fakültesi’nden mezun olduktan sonra 1973-1976 yılları arasında Endüstriyel İnorganik Kimya Departmanı’nda asistanlık yapmıştır. İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde Doktorasını tamamlamıştır. 1972-1974 yılları arası İstanbul Kimya Mühendisleri Odası’nın başkanlığı yürütmüştür. 1973 yılında Kimsan işçi sendikasının genel başkanlığını yapmıştır. 1983’te MDP’nin kurucusu ve partinin ilçe organizasyonunun da başkanlığını yürütmüştür. 1973’te MDP’nin kurucusu ve partinin ilçe organizasyonunun da başkanlığını yürütmüştür. Erdem, iş hayatına 1965’te atıldı ve halen Erdem Holding A.Ş., GENPA Telekomünikasyon Hizmetleri A,Ş. ve Erdemsoft A,Ş.’nin Yönetim Kurulu Başkanı’dır.